Stresli bir hayat mı yaşıyorsunuz?
Bunun cinsel dürtünüzü nasıl etkilediğini hiç merak ettiniz mi?
Uzun süre stres altında kalırsanız, cinsel yaşamınızın zarar görmeye başlama ihtimali vardır. Bu da zaten yüksek olan stres seviyenizi daha da artırır. Zihniniz artık yapmanız gereken şeylere değil, bunun yerine aşağıdaki gibi sorulara odaklanmaktadır:
- Seks dürtüm nereye gitti?
- Havaya girmem neden daha uzun sürüyor?
- Neden odağımı kaybediyorum?
- Neden orgazm olmakta zorluk yaşıyorum?
Stresle karşılaştığınızda vücudunuz sizi kaçmaya veya kalıp savaşmaya hazırlamak için bir dizi değişiklik geçirir. Bu , savaş ya da kaç tepkisi olarak bilinir . Savaş ya da kaç tepkisinin bir parçası olarak, kalp atış hızınızda, kan basıncınızda ve nefes alma hızınızda bir artış yaşarken, cinsel dürtü gibi temel olmayan işlevlerde keskin bir azalma yaşayabilirsiniz.
STRES NEDEN CİNSEL DÜRTÜNÜZÜ ETKİLER?
Eşler ekip olarak stresi yönetemezlerse ilişki zarar görür. İşte stresin cinsel isteğinizi etkilemesinin üç yolu:
İKİ SİNİR SİSTEMİ:
İnsanoğlunun iki sinir sistemi vardır. Sempatik sinir sistemi hızlandırıcı, parasempatik sinir sistemi ise fren görevi görmektedir. Hayatta zorluklar ve zorluklarla karşılaştığımızda hızlandırıcıyı kullanırız. Bu ne zaman olursa olsun, stres tepkimiz (hızlandırıcı) vücudumuzda serbest bırakılır. Bu fiziksel olarak olur. Kalp atış hızınız artar, avuçlarınız terler, içsel rahatsızlık hissedersiniz. Bunların hepsi aslında vücudunuzun size sorunlarla mücadele etmeniz veya onlardan kaçmanız için bir miktar enerji sağlamasıdır. Sorunun üstesinden gelindiğinde ve tehlike geçtiğinde, gaz pedalı frenle serbest bırakılacaktır . Ah, bir zorluk daha çözüldü. Artık rahatlayabilirsiniz.
Ancak…
Uzun bir süre boyunca stres yaşadığımızda, sanki hızlandırıcımız sıkışmış gibi hissedebiliriz. Vücudumuz her zaman fazla mesai yapıyor ve aslında frenlerimizin devreye girmesine asla izin vermiyor.Cinselliğimiz frenlerimizle el ele gider . Doğal olarak ve biyolojik olarak konuşursak, erotik bir dokunuştan keyif almamız ya da stres pedalımız devreye giriyorsa uzanıp partnerimizi öpmenin bir anlamı yoktur. Stres ve cinsel dürtü birbirine karışmaz. Harika bir seks yaparken, kafanız endişeyle dolu olduğunda bu bi anda sekteye uğrayacaktır.
HORMONLAR DEĞİŞEBİLİR:
Gaz pedalı uzun süre aşırı hızda çalıştırıldığında, vücudunuz aslında daha fazla kortizol üretmeye başlayacaktır; buna “stres hormonu” denir. Bu süreçte kullanılan yapı taşları, erkek cinsiyet hormonu testosteronunu üretmek için kullanılan yapı taşlarının aynısıdır. Bu nedenle, uzun süreli stres belirtileri olan çoğu insanın testosteron üretimi azalır.
Norveçli doktor, psikiyatrist ve klinik seksolog Haakon Aars’a göre testosteron, hem erkeklerde hem de kadınlarda cinsel dürtü üzerinde en büyük öneme sahip seks hormonudur. Bu, tamamen mantıklı fizyolojik nedenlerden dolayı cinsel isteğinizin azaldığı anlamına gelir.
YAKINLIĞIN YERİNİ YOKLUĞUN ALMASI:
Cinselliğiniz sadece hormonlardan değil, sosyal, ilişkisel ve psikolojik faktörlerden de etkileniyor. Stres hormonları devreye girdiğinde yakınlığın yerini yokluk alır. Kendinizi stresli hissediyorsanız, orada olmak, etrafınızdaki insanları dinlemek ve onlarla ilgilenmek neredeyse imkansızdır. Kendinizden başkasıyla uğraşmak zordur. V.ücudunuza pompalanan stres hormonları sizi savaşmaya ya da kaçmaya teşvik ediyor. Bu, partnerinize karşı agresif olmanıza bile yol açabilir. Onlara saldırmaya veya bağırmaya başlayabilirsiniz. Normalde etrafınızda olmasından hoşlandığınız insanlar, sizinle vakit geçirmek istedikleri için birdenbire bir rahatsızlık kaynağı gibi hissedebilirler. Bütün bunlar partnerinizle yakınlığa fazla yer bırakmaz ve yavaş ama emin adımlarla yakınlık azalmaya başlar. Günler haftalara dönüştükçe, genellikle Dr. John Gottman’ın deyimiyle Duygusal Banka Hesabınıza yatırdığınız para giderek azalmaktadır. Varlığınız ve yakınlığınız kaybolup saldırganlığınız ve öfkeniz tavan yaptığında, güvensizliklerinizin artması doğaldır. Çoğu durumda bu, yakınlık ve cinsel temasa yönelik şehvetin önemli ölçüde azalmasına eşittir.
NE YAPILABİLİR?
Cinselliğiniz size zor anlar yaşatıyorsa altta yatan sorunu çözmeniz gerekir. Bu sorunu çözmek için yapabileceğiniz birkaç öneri:
- Partnerinizle stres hakkında konuşun
Herkes stres yaşayabilir ve kesinlikle utanılacak bir şey yoktur. Hepimiz stres yaşama riskiyle karşı karşıyayız. Günlük stres azaltıcı bir konuşma yapın .
- Bunu bir takım olarak halletmeye karar verin
Ne kadar takım olursanız, bu stresle birlikte mücadele etmeniz o kadar iyi olacaktır. Bu sadece birlik duygunuzu arttırmakla kalmayacak, aynı zamanda bunun birlikte üstesinden gelebileceğiniz bir şey olduğunu da gösterecektir. Başarmaya başladığınızdaki en büyük etkiyi de cinselliğiniz içerisinde fark edeceksiniz.
- Seks dürtünüzde dalgalanmalar olacağını kabul edin.
Bazen cinsel dürtünüz düşük olabilir ve bunda bir sorun yoktur. İşlerin akışına dönmenin biraz zaman alabileceğini kabul edin. Bu tamamen normaldir ve eğer bunu kabul edebilirseniz, bu süre zarfında da güzel bir seks hayatınız olabilir. Ancak hatırlamanız gereken şey, vücudunuzun uyarılmış hissetmesinin daha uzun süreceği ve ‘sinir fren sisteminin’ devreye girmesine izin vermeye odaklanmanız gerekeceğidir.
- Freninizi etkinleştirmeye odaklanın
Bunu ne kadar çok yapabilirseniz, aslında stresle o kadar çok savaşırsınız. Sarılmaların, öpücüklerin ve diğer sevgi dolu dokunuşların yardımcı olabileceği yer burasıdır . Eğer izin verirseniz, bu sadece bedeni stresten rahatlamaya geçmeye teşvik etmez aynı zamanda da ilişkinizi de güçlendirip birbiriniz arasındaki bağı arttırır2. Stresli partnerinizi biraz daha öpün ve ona 20 saniye daha uzun süre sarılın. Onlara 30 dakikalık güzel bir masaj bile sunabilirsiniz.