Evlilik, romantik bir birliktelik olmanın ötesinde, derin bağlar, anlayış ve paylaşılan bir yaşam anlamına gelir. Ancak, birçok çift, zaman içinde cinsel yaşamlarında yaşadıkları değişiklikleri anlamakta zorlanabilir. Bu yazıda, evliliğin neden cinsel bir bağa ihtiyaç duyduğunu ve bu ihtiyaçların psikolojik kökenlerini keşfedeceğiz.
İNSAN İLİŞKİLERİNDE CİNSELLİĞİN ROLÜ
İnsanlar arası ilişkilerde cinselliğin önemi, psikolojik bir açıdan incelendiğinde, duygusal bağları güçlendirebileceği ve çiftler arasındaki iletişimi derinleştirebileceği görülür. Cinsellik, çiftler arasındaki bağın bir parçası olarak, duygusal ve fiziksel bir yakınlık oluşturabilir.
BAĞLANMA VE GÜVEN
Cinsellik, bir çiftin arasındaki bağlanma ve güven duygusunu pekiştirebilir. İyi bir cinsel yaşam, çiftler arasındaki empati ve anlayışı artırabilir, bu da ilişkilerini güçlendirebilir. Çiftler arasındaki cinsel uyum, bağlılık duygusunu artırarak evlilikteki dayanıklılığı etkileyebilir.
STRES VE RAHATLAMA
Cinsellik, stresle başa çıkmak ve rahatlamak için bir yol olarak da hizmet edebilir. İyi bir cinsel yaşam, endorfin salgılayarak mutluluk hissini artırabilir ve bu da genel yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyebilir.
SEKS, BAĞLILIĞIMIZI YENİDEN İFADE EDER.
Evli ilişkilerimiz evlilik tutkalı olan sekse şiddetle ihtiyaç duyar. Seks samimi birliğimizi yeniden ifade eder. Seks, bedenlerimizde deneyimlemeyi seçtiğimiz sevgi ve bağlantıdır, zihnimizde ve duygularımızda bir yakınlık dalgasıdır. Cinsellik, birbirimize olan birleşik tutkumuzun, bağlılığımızın ve hislerimizin fizyolojik bir tazelenmesidir. Yani mesele bedenlerimizin neye katıldığından daha fazlası. Eğer seks sadece eşinizin ihtiyaçlarının “cömertçe” karşılanması anlamına geliyorsa, bu bir sorundur. Seks sırasında bağlantınız kesilirse bunun nereden kaynaklandığını inceleyin.
CİNSEL REDDEDİLME VE YARALANMA ÇOK AĞIR DARBE ALIR VE BİZİ SAVUNMASIZ BIRAKIR
Eşlerden herhangi birinin reddedilmesi, aranılan, arzu edilen ve hatta bir kişi olarak değerli olma duygumuzu en samimi düzeyde yaralar. Reddedilen bir eşin belirttiği gibi, “Onun [seks istememenin] ‘nedenleri’ listesi sonsuzdur. Bu bende sevilmediğimi, istenmediğimi ve reddedildiğimi hissettiriyor.” Bu reddedilme, boşluğu duygusal veya fiziksel ilişkiler, bağımlılıklar (işkoliklik gibi), evlilik çatışmaları ve porno yoluyla doldurmaya yönelik bir kırılganlığın yayılmasına neden olabilir. Bu, eşlerden birinin diğerinin sadakatsizliğinden veya porno kullanımından sorumlu olduğu anlamına mı geliyor? Kesinlikle hayır. Seks özellikle korkudan dolayı bir zorunluluk haline geldiğinde bu sorunludur. Bu ikimize de acı veriyor. Sağlıklı bir evlilikte, her iki eş de romantik ve cinsellik öncesi konuşmasından ertesi sabahki iş öncesi flörtüne kadar tüm benliklerini memnuniyetle karşılayan ve takip eden seksi benimser.
CİNSELLİK İKİ KİŞİNİN BİRLİKTE HİKAYESİNİ İFADE EDER.
Sağlıklı, cinsel birliktelik yaşamanın güzelliklerinden biri de birbirinin giderek artan, katmanlı bilgi ve anlayışı, iletişim ve çeşitliliğini sağlamasıdır. Birbirinizi öğrenirken yapacağınız küçük ayarlamalar, daha yakından tanımanız ve ortaya çıkacak olan o sonuç. Tekniğin ve aşinalığın karşılıklı olarak bilenmesi. Artık partnerinizi tanımanız partnerinizin de sizi tanıması, cinsellikte daha ne olabilir ki. O an beraber hikaye yazmanızı ve birlikteliğinizi oluşturacak başka bir şey kalmayacaktır.
Blog yazılarımız hakkında geri bildirim almaktan da her zaman mutluluk duyarız. Deneyiminizi paylaşmak isterseniz veya bu konuyla ilgili bir şeyleri kaçırdığımızı düşünüyorsanız, lütfen bizimle iletişime geçerek bize bildirin.